Adalet mi, Sadakat mi? Kuşaklar Arası Görünmeyen Çatışma

Çok samimi ve bir o kadar kırgın bir ifade ile ağzından dökülüverdi kelimeler: Ama benim değerlerime saldırdı. Benim için bu çok önemli ve bunun yapılmamasını ben bir saldırı olarak alıyorum, açıkçası da öfkeleniyorum diye tamamladı cümlelerini X kuşağı yönetici.
Şaşkındı karşısındaki Z kuşağı asistanı. Aklının ucundan dahi geçmeyen bir davranış ile eşleştirilmişti. Saldırganlık. Ama onun aklındaki tek odak: Adaletti. Adil olmayan her konuda konuşmalı, itiraz etmeli ve çözüm bulmalıydı. Zaten yöneticisi de ona ‘Her şeyi sorgula, sorgulamadan her gelen talebi kabul edip harekete geçme.’ demişti. Gözlerinden kafasının ne kadar karıştığı anlaşılıyordu.
Önceliği iş olan, şartlar ve durum ne olursa olsun sonuç üretmeye, işi bitirmeye, zamanında teslim etmeye odaklanmış X kuşağı yönetici için sözleri tutmak, takım olmak önceliği iken Z kuşağı asistan için adaletin sağlanması, bitmesinden önce nasıl yapıldığı, işleyen süreç çok daha öncelikliydi. Tüm talepler ve beklentiler çok haklı, değerli ve herkes için geçerliyken, tüm fark önceliklendirmeden geliyordu.
Önce kimin istediğini yapacaklardı? İşi bitirip zamanında teslim edip, sonra durum değerlendirmesi yapıp adaletli bir süreç olup olmadığını mı tartışacaklar? Yoksa önce süreci değerlendirmeye alıp işin bitiş zamanını riske atıp adaletli bir süreç mi tasarlayacaklar?
Hayatın bir kullanma klavuzu, her durumun doğrusunu gösteren bir cevap anahtarı yok. Cevapları önceden bilmemenin stresi, testlerle hazırlandığımız sınavlarda terlemek gibi değil iş hayatında. Krizler ve fırtınalar var. Batıp çıkmadan, alabora olmadan nasıl gemiyi yüzdüreceğiz sorusuna bir cevap bulmaya hepimizin ihtiyacı var.
Qmark Danışmanlık olarak kuşaklar arası ilişkilerde nasıl daha verimli sonuçlar elde edebiliriz sorusunun cevabını birlikte arıyoruz. Keşiflerimiz ise birbirimize ışık oluyor, yol açıyor. İlk adımımız acaba birbirimizi gerçekten anlamaya çalışıyor muyuz? sorusu ile başlıyor.
Benim değerlerimle senin değerlerini karşılaştırmak değil, orta yol bulmak için bakabiliyor muyuz açık denizlere? “Benim değer pusulamla senin fırtınanda yön bulamıyorum.” demek yerine bu fırtınada birlikte yol alalım diyebiliyor muyuz? birbirimize… Ve aslında sorumuz şu: Fırtınanın sesinden birbirimizin sesini duyabiliyor muyuz?